29 Eylül 2014 Pazartesi

Paralelciler eleştiri hakkımızı gasp etti


Husumet cephesi oluşturdular. Ya o taraf ya bu taraf var. Aslında iyi tarafından veya  -meşrebinize göre- kötü tarafından bakarsanız bu iktidar için bir sığınak oldu.
Eleştirilmesi gereken bir konuya paralel de el atmışsa..O konuda düşmanlık ediyorsa,endişesi ve iyi niyetli  eleştirisi olanların önü kapatılmış oluyor.
"Mefhumu muhalifi" denklemi seçmen çoğunluğu için işin aslını anlamanın kestirme yolu oldu. Paralelciler karşı mı, o halde iyidir.
İyi-kötü konusunda hükümetle paralel yan yana düştükleri zaman bu kitle ne yapacak, merak ediyorum.
....
Mesela ben BM Genel Kurulu'ndaki konuşmaya çok iyi oldu, diyemiyorum.Genel Kurul'da, grup toplantısındaymış gibi, muhalefete fırça atıyormuş gibi konuşmanın pratikte bize ne faydası var. İçerde bir kısım insanlar mutlu olur, o kadar.
Dünya 5'ten büyüktür kampanyası da bana anlamsız geliyor. Yerli Malı kampanyası gibi. Yerli malı yurdun malı her Türk onu kullanmalı..Kullanıyor muyuz bari.Biz yerli malı haftasında sınıfa kuru incir götürürdük. 
...
Azıcık merak eden varsa girip baksın..Veto hakkı olan beş üyenin (artı Almanya'nın) toplam GDP'si  dünya toplamının  toplamının yarısından fazla..Yüzde 60.
Enerji tüketimleri yarıdan fazla.Askeri güçleri yüzde 80'den fazla. Biz dünya 5'ten büyüktür deyince  ne değişecek? 
Demeçler de hamasi..Evet koaslisyonda yer alacağız kestirme cevabı varken dönüp dolaşıp öbür taraftan gelmek ortalama altı seçmen dışında kime ne ifade eder.
Evet IŞİD bir terör örgütüdür ama...diye başlayınca kendimizi tatmin etmenin ötesinde kime ne iyilik etmiş sayılırız. Biz hep bir ağızdan amalı fakatlı hüküm cümlelerinde amadan öncesi hükümsüzdür demiyor muyduk?
Türkiye, çıkarları neyi gerektiriyorsa onu yapacaktır, ne demek. Her ülke zaten kendi çıkarını kollamak korumak zorunda.Tersi olsa bir anlamı olur. Bu işe soyunmak çıkarımıza değil ama insanlık için vs. gibi.
Ben darbecilere cephe almanın ne demek olduğunu da anlayamıyorum. İşimi gücümü bırakıp bir çıkmaz sokakta Sisi'ye niye cephe alacağım. Bu işte ülkemin çıkarı ne? Prensip meselesi ise Aliyev'in oğlundan Suud'a, Kaddafi'den Mübarek'e kadar  hepsine aynı gerekçe ile karşı olmam lazım. Sisi'yi diğerlerinden ayıran ne..Yeni olması mı? Kaddafi çok eski olduğu için mi darbeci sayılmıyordu. Esat'ın oğlu malı mülkü babadan devralınca meşruiyetinin kaynağı dert olmaktan çıkıyor mu? Beraber yedik,içtik, maç yaptık..(mıştık)
Hem Mısırlılar bu işi dert ediyor mu? Adam darbe yapmış sonra seçime gitmiş. Bizim 12 Eylül hikayesinden neresi farklı? Biz de önce darbe yaptık sonra anayasa yazdırdık sonra bu necip millet yüzde 90 oyla onayladı. Eskide kaldı, diyorsanız anayasa hala yürürlükte hatırlatırım.Demem o ki, bu prensip kendi içinde çelişkiler olmasa da her şeyiyle tutarlı ve samimi olsa da dışarıda ciddiye alınmaz. O zaman muradımız ne? 
29.09.14

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder